Anemi yani kansızlık kırmızı kan hücrelerinin düşük olmasıdır ve hemoglobin düzeyinin kadında 12 g/dl, erkekte 13.5 g/dl altında olması ile tanı konur. Aneminin farklı tipleri ve farklı nedenleri vardır. Beslenme bozukluklarına, kan hücrelerinin yıkımının artmasına veya vücuttan kayıplara bağlı kansızlık olabilir. Kansızlık demir eksikliği, vitamin b12 eksikliği, folik asit eksikliği gibi nedenlerden olabileceği gibi çeşitli kan hastalıkları veya kanserlere bağlı gelişebilir. Kansız kişilerde genellikle halsizlik, solukluk, nefes darlığı, çabuk yorulma gibi belirtiler vardır. Kansızlığın tespit edilmesi, nedeninin saptanması ve tedavisinin yönetimi bölümümüzde yürütülmektedir.
Enfeksiyon hastalıkları her yaşta önemli hastalık ve ölüm nedenleri arasındadır. Aşı ile önlenebilir enfeksiyon hastalıkları için çocukluk çağında rutin aşılama programları vardır. Ancak son yıllarda edinilen bilgilerin ışığında erişkin dönemde de bazı enfeksiyon hastalıklarından korunmak için aşılanma önerilmektedir. Özellikle kalp hastası, şeker hastası, kronik akciğer hastası, kronik karaciğer hastası, romatizma hastası, kanser hastası veya HIV/AIDS hastası olan kişilerde grip, zatürre ve hepatit aşıları yaygın olarak önerilmektedir. Ayrıca çocukluk çağında yapılan aşıların yaşla birlikte koruyuculuklarının azalması nedeniyle, tetanoz, difteri, erişkin boğmaca aşısı gibi aşılar da önerilmektedir. Erişkin hastalarda hastalık oluşmadan koruyucu önlemler almak adına özellikle risk altında olan kişilere gerekli aşı önerileri yapılmaktadır.
Hipertansiyon kan basıncı yüksekliğidir ve toplumumuzda oldukça yaygın görülmektedir. Hipertansiyon kronik bir hastalıktır. Kontrolsüz hipertansiyon kalp, beyin, böbrekler ve göz gibi birçok organda kalıcı hasar bırakır. Ani ölümler, kalp krizi, kalp yetmezliği, inme, görme kaybı, diyalize gerektirebilecek böbrek yetmezliği hipertansiyon hastalarının karşılaşabileceği önemli sağlık sorunlarıdır. O nedenle kan basıncının yaşam tarzı değişikliği ve gerekiyorsa ilaçlarla hedef sınırların altında tutulması gereklidir. Bölümümüzde hipertansiyon hastalarının tetkik ve tedavileri yürütülmekte ve periyodik kontrolleri yapılmaktadır.
Kilo kaybı son altı ay içinde vücut ağırlığının %5 ve fazlasının kaybedilmesi olarak tanımlanır. İstemli veya istemsiz olabilir. Kilo kaybının altında kanserler, kronik enfeksiyonlar, şeker hastalığı ve tiroid hastalığı gibi endokrin nedenler, psikolojik hastalıklar gibi önemli sağlık sorunları yapabilir. Kilo kaybı ile gelen hastalara yakınmaları, öyküleri ve fizik muayene bulguları ışığında genel bir tarama yapılır. Bazı hastalıklara hızla tanı konabilirken bazı hastalıkların tanısı için ileri tetkikler ve daha uzun zaman gerekebilir. Bölümümüzde kilo kaybı olan hastalar titizlikle araştırılmaktadır.
Günümüzde diyabet, hipertansiyon, obezite, kanser hastalıkları gibi kronik hastalıkların sıklığı giderek artmaktadır. Hastalıklar oluştuktan sonra tanı, tedavi ve takipleri hastalar için yorucu, uzun süreli ve maliyetli olmakta ve hastalıkların neden olduğu sakatlık veya ölümlerle sonuçlanmaktadır. Günümüzde hastalıklar gelişmeden önlemlerini almak kabul gören davranışlar olmuştur. Örneğin diyabet, hipertansiyon, dislipidemi, obezite, aterosklerotik kalp hastalığı gibi bazı hastalıklar basit yaşam tarzı değişiklikleri ile önlenebilmekte veya geciktirilebilmektedir. Kronik akciğer hastalığı ve birçok kansere yol açan sigaranın bıraktırılması ve enfeksiyonlardan korunmak için aşılamanın önerilmesi koruyucu hekimlik alanında yürütülen faaliyetlerdendir.
Kronik hastalık “uzun süreli hastalık” demektir ve orta ileri yaşlarda sıklıkla görülür. Genellikle yavaş ve sinsi seyirlidir, kesin tedavisi yoktur yani bir tedaviyle tamamen ortadan kalkmaz, ömür boyu devam eder ve tedavi edilmediği sürece kalıcı sakatlık bırakır. Toplumumuzda en sık gördüğümüz kronik hastalıklar hipertansiyon, kalp hastalığı, şeker hastalığı, tiroid hastalıkları ve çeşitli kanserlerdir. Bu hastalıkların erken teşhisi vücutta kalıcı zarar gelişmesinin önlenmesi ve tedaviden fayda görülmesi açısından önemlidir. Örneğin bir hipertansiyon hastasını erken tespit eder ve tedaviye başlarsanız kalp krizi veya inme gelişme riskini azaltmış olursunuz. Birçok kanser vakasında erken teşhis ile tam düzelme sağlanmakta veya sağlıklı yaşam süreleri uzatılmaktadır. Kronik hastalıklar uzun süreli oldukları için periyodik takipler yapılmalı ve gerektiğinde tedavi değişikliklerine gidilmelidir. Bölümüzde kronik hastalıkların erken teşhisine ve periyodik takibine özel önem verilmektedir ve hastalar bu açıdan bilgilendirilmektedir.
Obezite ya da şişmanlık vücutta aşırı yağ birikimi olarak tanımlanabilir. Obezite birçok sağlık, psikolojik ve toplumsal sorunlara yol açabilen bir durumdur. Obezitenin tanımlanması ve sınıflanması için en yaygın kullanılan araç “vücut kütle indeksi”dir. Vücut kütle indeksi >30 kg/m2 olması obezite, >40 kg/m2 olması morbid obezite olarak kabul edilir. Obeziteye yol açabilen hormonal hastalıklar gibi altta yatan nedenin araştırılması ve varsa tedavisinin yönetilmesi, obezitenin düzeltilmesi için önerilerde bulunulması, obezitenin yol açtığı sorunların düzeltilmesi gibi sağaltım yöntemleri uygulanmaktadır.
Hastalıksız bir yaşam sürmek için kontrol edebileceğimiz birçok faktör vardır. Genetik yapımızı ve yatkınlıklarımızı değiştiremeyiz ancak birçok hastalığa davetiye çıkaran riskli hareketlerden kaçınarak daha sağlıklı olabiliriz. Bunun içi dengeli ve doğal beslenmeli, bol su içmeli, düzenli egzersiz yapmalı, belirgin bir zararı yoksa güneş ışığından faydalanmalı, sigara, alkol ve keyif verici madde kullanımından uzak durulmalı, normal kilo korunmalıdır, günde 6-8 saat uyunmalıdır. Ayrıca yaşadığımız ve çalıştığımız ortamların temiz, havalandırılmış olması mesleki veya meslekle ilişkili hastalıkları önler.
Sigara içinde binlerce zararlı madde içeren ve öncelikle akciğerler olmak üzere tüm solunum yolu ve diğer organlar üzerinde önemli hastalıklara neden olan ve fiziksel bağımlılık yapan bir maddedir. Sigaranın bırakılması bu bağımlılık nedeniyle çoğu zaman zordur ve kişilerin desteğe ihtiyacı olmaktadır. Sigaranın zararlı etkilerine ilişkin farkındalık oluşturmak, sigaranın bırakılmasının desteklenmesi ve gerekirse ilaç kullanılması ve psikolojik motivasyon sağlanması bölümümüzde verilen hizmetler arasındadır.
Tiroid boynumuzun ön tarafında nefes borumuzun önü ve her iki yanında bulunan ve vücut metabolizmasını sağlayan tiroid hormonlarını üreten bir salgılayıcı bezdir. Tiroid bezinin büyümesine guatr denir. Ayrıca tiroid bezinde bir veya daha fazla nodüller olabilir, bu nodüller iyi huylu ve kötü huylu olabilirler. Boyunda şişlik, ağrı, yutma güçlüğü gibi yakınmalara yol açabilir. Ayrıca tiroid bezinin az çalışması (hipotiroidi) veya çok çalışmasına (hipertiroidi) bağlı hastalıklar da görülür. Hipotiroidi de istem dışı kilo artışı, saç dökülmesi, ciltte kuruluk, halsizlik, vücutta genel ödem olabilir. Hipertiroidi durumlarında da iştah artışına rağmen kilo kaybı, çarpıntı, terleme, ellerde titreme, bazen ateş gibi belirtiler olabilir. Tiroid ile ilgili hastalıkların tanı, tedavi ve takipleri bölümümüzde yürütülmektedir.